Platform kooperatifçiliği dijital platform ekonomisi ile kooperatifçilik iş modelinin bir birleşimi. Dünyada henüz yeni bir kavram olmasına rağmen son 5 yılda bu alanda birçok başarılı girişim örneği ortaya çıktı. Özellikle dijital ekonominin ve kooperatifçiliğin gelişmiş olduğu ABD, İngiltere, Kanada, Almanya gibi ülkelerde platform kooperatifleri yenilikçi bir startup modeli olarak gündemde.
1. Platform Nedir?
Farklı alanlarda birçok farklı anlamda kullanılan ‘platform’ kavramı, dijital ekonomide ürün ve hizmetlerin satışı için oluşturulmuş her türlü web sitesi ve mobil uygulamayı kapsıyor. Daha dar bir tanımla, çok sayıda satıcı ve müşterinin etkileşime girmesine olanak tanıyan bir teknolojik altyapı olarak tanımlanıyor. Uğur Özmen platformu şöyle tanımlamış: “Platform, müşteri deneyiminin kesintisiz ve sürtünmesiz olmasını sağlamak için stratejik işbirliklerinin aynı dijital ortamı paylaşmasıdır”. [1]
Dijital ekonominin büyümesiyke platform iş modelleri giderek çeşitlenmeye ve küresel ekonomiyi domine etmeye başladılar. Platform ekonomisi, bu çevrimiçi ortamda oluşan üretici ve tüketici ekosisteminin değer değişimi, etkileşim tasarımı ve optimizasyonunu içeren iş modelleri üzerinden gelişiyor. You Tube, Amazon, Google Play, Spotify, Uber, Airbnb, Travelport, Facebook ve daha birçok platformu gündelik hayatımızda sıklıkla kullanıyoruz. Yemek Sepeti, Sahibinden, Armut, Hepsi Burada vb. yerel platformlardan birkaçı. Aslında dijital ekonomi büyüdükçe hemen her ürün ve hizmete yakın zamanda bir platform üzerinden ulaşabileceğimizi düşünüyorum.
2. Kooperatif Girişimciliği Nedir?
Kooperatif, ortaklaşa iş yapmak, bireyin tek başına yapamayacağı işi elbirliği ve bir koordinasyon içerisinde yapabilmek demek. Kooperatif işletmeler, gönüllü olarak bir araya gelen kişilerin ekonomik gereksinimlerini birlikte karşılayabilmek için oluşturdukları, demokratik biçimde yönettikleri bir girişim modeli. Asıl amacı, kâr elde etmekten çok, sahibi ve denetiminden sorumlu ortaklarının ihtiyaçlarını karşılayarak refah seviyelerini arttırmak. Kooperatiflerin yaklaşık 200 yıllık bir tarihi var. Bugün Dünyanın en büyük 300 kooperatifi 200 trilyon dolardan fazla bir ciroya sahip. ABD’de her üç kişiden biri kooperatif ortağı. Asya kıtasında 500 milyondan fazla kooperatif ortağı var. [2]
Türkiye’de de büyük bölümü kredi kefalet, tarım ve taşımacılık alanlarında çalışan 80 bine yakın kooperatif faaliyet gösteriyor. En büyük 500 şirket arasında da 6 tanesi kooperatif işletmesi. [3]
Kooperatifler, çeşitli kişi veya grupların, daha çok kazanç ve üretim artışı elde etmek veya tükettikleri malları daha ucuza temin etmek amacı ile maddi, manevi güç ve olanaklarını birleştirdikleri örgütler olarak da görülebilir. Kooperatifçilik sosyal bir girişimdir. Bu girişim, Uluslararası Kooperatifçilik Birliği tarafından belirlenmiş 7 ilkeye üzerine bina edilir. [4]
1. Gönüllü ve herkese açık ortaklık: Kooperatifler, cinsel, sosyal, ırksal, siyasal ve dinsel ayırımcılık olmaksızın, hizmetlerinden yararlanabilecek ve ortaklığın sorumluluklarını kabule razı olan herkese açık gönüllü kuruluşlardır.
2. Ortaklar tarafından gerçekleştirilen demokratik denetim: Kooperatifler, politika oluşturma ve karar alma süreçlerine katılan ortaklarca denetlenen demokratik kuruluşlardır. Seçilmiş temsilci olarak hizmet edenler, ortaklara karşı sorumludur. Birim kooperatif kuruluşlarında ortaklar eşit oy hakkına sahiptir (her ortağa bir oy hakkı). Diğer düzeydeki kooperatif kuruluşlarında ise oy hakkı demokratik bir yaklaşımla düzenlenir.
3. Ortakların ekonomik katılımı: Ortaklar, kooperatiflerinin sermayesine adil bir şekilde katkıda bulunur ve bunu demokratik olarak yönetirler. Bu sermayenin en azından bir kısmı genellikle kooperatifin ortak mülkiyetidir. Çoğunlukla ortaklar, üyeliğin bir koşulu olarak taahhüt edildiği üzere (var ise) sermaye üzerinden kısıtlı miktarda gelir elde ederler. Ortaklar gelir fazlasını, muhtemelen “en azından bir kısmı taksim olunamaz kaynaklar” oluşturma yoluyla kooperatiflerini geliştirme, kooperatifle yapmış oldukları işlemlerle orantılı olarak ortaklarına kâr sağlama ve ortaklarca onaylanan diğer faaliyetlere destek olma gibi amaçların biri ya da tamamı için ayırırlar.
4. Özerklik ve bağımsızlık: Kooperatifler özerk, kendi kendine yeten ve ortaklarınca yönetilen kuruluşlardır. Kooperatifler, hükümetler dâhil olmak üzere diğer kuruluşlarla bir anlaşmaya girmeleri ya da dış kaynaklar yoluyla sermayelerini artırmaları durumunda, bunu kooperatiflerin özerkliğini sürdürecek ve ortaklarının demokratik yönetimini koruyacak şekilde gerçekleştirirler.
5. Eğitim, öğrenim ve bilgilendirme: Kooperatifler, ortaklarına, seçilmiş temsilcilerine, yöneticilerine ve çalışanlarına kooperatiflerinin gelişimine etkin bir şekilde katkıda bulunabilmeleri için eğitim ve öğretim imkânı sağlar. Kooperatifler genel kamuoyunu -özellikle de gençleri ve kamuoyunu oluşturanları- işbirliğinin şekli ve yararları konusunda bilgilendirirler.
6. Kooperatifler arasında işbirliği: Kooperatifler, yerel, ulusal, bölgesel ve uluslararası oluşumlarla birlikte çalışarak ortaklarına daha etkin bir şekilde hizmet eder ve kooperatifçilik hareketini güçlendirir.
7. Topluma karşı sorumlu olma: Kooperatifler, ortaklarınca onaylanan politikalar aracılığıyla toplumlarının sürdürülebilir kalkınması için çalışırlar.
Bu girişimin doğal sonucu, bireyin sosyal ve kültürel bakımdan gelişimidir. Bu nedenledir ki, nihai olarak sosyal ve kültürel hedefler gözeten kooperatifler de kurulabilmektedir.
3. Kooperatif Girişimlerin Şirketlerden Farkı Nedir?
Kooperatifleri sermaye şirketlerinden ayıran en belirgin özellik amaç yönünden ortaya çıkar. Diğer ticaret şirketleri (anonim şirket, limited şirket ve paylı komandit şirket) kâr elde etmek ve bunu paylaşmak amacı ile kurulurken, kooperatiflerde amaç ortağın ekonomik refahını iyileştirmek, sosyal ve kültürel bakımdan geliştirmektir. Şirket “sermaye” ile amacını gerçekleştirmeye çalışırken, kooperatif amacını gerçekleştirmek için, karşılıklı yardımlaşma, dayanışma ve kefalet araçlarını kullanır.
Ortakların koyduğu belirli sermaye paylarına sahip olan kooperatif ve sermaye şirketlerinin (özelde anonim şirketlerin) her ikisi de kurallara göre çalışır, rasyonelliğe ve verimliliğe önem verirler. Aynı zamanda ikisi de iktisadi amaç güden ortaklıklardır. Bu benzerliklerin yanı sıra kooperatiflerle sermaye şirketleri arasında temel farklılıklar mevcuttur. Bu farklılıklar şu şekilde sıralanabilir:
– Kooperatiflerde amaç, ortağının ekonomisini iyileştirmek iken, diğer ticaret şirketleri kâr elde etmek ve bunu paylaşmak amacı ile kurulur.
– Şirketlerde birinci amaç kârdır, sosyal amaç hemen hemen hiç yoktur. Oysa kooperatiflerde sosyal amaç ve ortağa hizmet önemli unsurlardan birisidir.
– Şirket, hissedarlarının koydukları sermaye ile amacını gerçekleştirmeye çalışırken; kooperatif amacını gerçekleştirmek için, ortaklarının iş gücü ve parasal katkılarıyla “karşılıklı yardım”, “dayanışma” ve “kefalet” araçlarını kullanır. Bu katkı, yalnızca “iş gücü” veya yalnızca “parasal” olabileceği gibi, hem “işgücü” hem de “parasal” da olabilir.
– Şirketlerde elde edilen kârlar sermaye sahiplerine hisseleri oranında dağıtılır, buna “temettü” denir. Kooperatiflerde ise elde edilen olumlu gelir gider farkının bir bölümü ortakların kooperatif ile yaptıkları alışveriş oranına göre ortaklarına dağıtılır, buna “risturn” denir.
– Şirketlerde hisse senetleri serbest olarak satılabilir. Kooperatiflerde ise ancak yönetim kurulunun ortaklığı devralan kişinin ortaklık niteliklerini taşıdığını kabul etmesi halinde ortaklık devredilebilir.
– Şirketlerde bir kişinin alabileceği ortaklık payı sınırlandırılmamıştır. Kooperatiflerde bir şahsın sahip olabileceği ortaklık payı sınırlıdır.
– Şirketlerde sermaye sabittir. Belli kanun ve kurallar içinde sermaye artırılabilir. Kooperatiflerde sermaye sınırlı değildir. Ortak alınması veya ortağın ayrılması ile sermaye her zaman değişebilir. Ayrıca yine kooperatif de genel kurul kararıyla sermaye miktarını artırma yoluna gidebilir.
– Şirketlerde ortaklar sahip oldukları hisse senedi miktarına göre oya sahipken, kooperatiflerde her ortak ne kadar paya sahip olursa olsun ancak bir oy kullanabilir.
4. Platform Kooperatifçiliği Nedir?
2008 ekonomik krizi sonrasında kooperatiflerin diğer ekonomik işletmelere göre krizlere daha dayanıklı olduğu görüldü. Kooperatifler gelir garantisi değil istihdam garantisi üzerine çalışan işletmeler oldukları için, ekonomik kriz dönemlerinde, kooperatif ortaklarının gelirleri düşse de işsiz kalmıyorlar. Bu da hayatlarını idame ettirebilecekleri minimum bir sürekli gelire sahip olmaları anlamını taşıyor. Kooperatif işletmelerinin krize dayanıklı bu özelliği, başta İtalya ve İspanya olmak üzere birçok Avrupa ülkesinin kooperatifçilik kanunlarını sadeleştirerek, kooperatifçiliği destekleyen politikalar geliştirmesine sebep oldu. Bunun sonucu olarak farklı sektörlerde birçok kooperatif kuruldu. Özellikle dijital ekonomi içinde yer alan platform kooperatifleri yaygınlaştı.
Platform kooperatifleri, platform iş modeli ile kooperatifçilik girişimin bir bileşimidir. Kooperatifçili ilkleri çerçevesinde iki temel değere dayanır: toplumsal mülkiyet ve demokratik yönetişim. Toplumsal mülkiyet, platform kooperatifçiliğinin merkezinde yer alan teknolojik altyapının mülkiyetinin kooperatifçilik yoluyla ortaklaştırılmasıdır. Demokratik yönetişim ise sadece platform ortaklarının birlikte demokratik olarak (her ortak 1 oy) yönetime katılması değil, kooperatifin kâr amacı gütmeyen toplumsal kurum ve kuruluşlarla dayanışma içinde, herkesin yararını gözetecek şekilde, şeffaf ve adil bir biçimde yönetilmesidir.
5. Platform Kooperatifler Örnekleri Nelerdir?
Platform kooperatifçiliği, bir dayanışma ve işbirliği ile dijital ekonomide yenilikçi bir mülkiyet modeli sunuyor. Bu model, mülkiyetin ve kârın bir avuç insanın elinde yoğunlaştığı var olan modellere bir alternatif teşkil ediyor.
Örneğin, Fairmondo Almanya merkezli, ortak olmak isteyen herkese açık olan, ortaklar tarafından demokratik olarak yönetilen bir çevrimiçi pazar yeridir. Hepsiburada, N11 gibi şirketlere bir alternatif oluşturur.
Green Taxi Cooperative, ABD’nin Denver eyaletinde yerel taksiciler tarafından yönetilen UBER ve Lyft gibi şirketlere alternatif taksi uygulamasıdır. 2015 yılında kurulan girişimin 800’ü aşkın ortağı, 37 ülkeden Denver’a yerleşmiş göçmenlerden oluşuyor. Denver pazarının %40’ını elinde tutuyor.
Loconomics, bebek bakıcılığı, evcil hayvan bakımı gibi küçük gündelik işler yapanlarla, bu hizmetlere ihtiyaç duyanları bir araya getiren bir platform kooperatifidir. Komisyon alma yerine, aylık sahiplik ücreti ödeyen herkesin katılabildiği, yönetimde oy kullanabildiği ve hatta yönetim kuruluna aday olabildiği bir kooperatiftir.
Kanada merkezli Stocksy United başarılı platform kooperatiflerinden biri. 2013 yılında faaliyete geçen ve bir stok fotoğraf ve video hizmeti veren stocksy.com, 63 ülkeden 960 fotoğrafçının ortaklığından oluşuyor. 2016 gelirleri, 11 milyon dolara ulaşan girişimi, bu gelirin %95’ini ortaklarına dağıtmış.
Resonate ise Spotify benzeri bir stream-to-own müzik sitesi. Blokchain teknolojisi üzerine kurulu olan site, gelirlerinin %45’ini sanatçılara, %35’ini kullanıcılara, %20’sini ise çalışanlarına ayırıyor. Sanatçılara benzerlerinin 2,5 katı kadar daha fazla ödeme yapıyor. Facebook, You Tube, Twitter vb. sosyal içerik platformlarına alternatif, içerik üretenlerin ve kullanıcıların ortak mülkiyetinde (reklam gelirlerini paylaştığı), demokratik olarak yönetilen platform kooperatifleri de teknolojik altyapılarını geliştirme aşamasındadır. [5]
KAYNAKLAR
- https://ugurozmen.com/bilisim/platform-deneyim
- https://medium.com/m%C3%BC%C5%9Fterekler/2018de-d%C3%BCnyan%C4%B1n-en-b%C3%BCy%C3%BCk-kooperatifleri-e6e9a1c2190e
- https://medium.com/m%C3%BC%C5%9Fterekler/platform-kooperatif%C3%A7ili%C4%9Fi-3385e05a2f83
- https://medium.com/m%C3%BC%C5%9Fterekler/kooperatif%C3%A7ilik-yine-yeni-yeniden-ee2630c5b093
- https://medium.com/m%C3%BC%C5%9Fterekler/platform-kooperatif%C3%A7ili%C4%9Fi-3385e05a2f83
Kooperatifçilik geleceğin sosyal dayanışma ortamıdır.
Bizim kurduğumuz bir tüketim kooperatifi var. USMER Tüketim kooperatifi.